Başlangıçta evrenin bilinmezliğine, sonra insana hayatındaki bilinmezliğe ve ardından varoluş sorunlarına çözüm arandı tarih boyunca. Hiyerarşik devletin ortaya çıkmasına paralel bulunan çözüm din olur.dinin hayata dair önerdikleri kesin ve tartışmasızdır. Ancak din, sonraları inanç boyutundan çıkarılıp yönetme ve yönetilme sorunlarına verilen yanıtlarla ihtiyaç duyulan kimi alanlara dair yenilenen dili ve yorumu ile devlet yönetiminin önemli bir aracı haline getirilir. Din, artık özenle biçimlenip konumlanmış bir yönetme ideolojisi konumuna çıkarılmıştır. İslam inancı, devlet katına çıkarılınca özünden uzaklaştırıldığı görülür. Bu bakış açısı ile yola çıkan yazar Sinan Şahin, Ortadoğu’da Türkiye’de ve Kürdistan’da yaşanan sosyoekonomik ve siyasi krizlerin merkezinde, egemenler tarafından iktidar aracına dönüştürülen ve fazlası ile siyasallaştırılan din gerçekliğine odaklanır. “Kimin İslamı?” kitabı, özellikle İslam dininin çıkışından sonra, iktidarcı güçlerin eline geçmesi sürecinde özünde çelişir bir biçime sokulmuş olmasına dikkat çekiyor. Kitapta “Kimin İslamı?” sorusuna yanıt bulma arayışına giren yazar Sinan Şahin, iktidar aracı olarak kullanılan islamiyet’in siyasallaştırılması sorunsalını mercek altına alıyor. Oratdoğu halklarının kutsal inancı İslamiyet’in nasıl çarptırıldığına dair önemli notlar düşüyor. Kitap, batılı güçlerin Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) kapsamında uygulanan “Ilımlı İslam” stratejisi ile kendi çıkarlarına hizmet edecek işbirlikçi iktidarlaşma süreçlerini ifşa ediyor. Bu çerçevede AKP ve Fetullah Cemaatini kapsamlı bir şekilde inceleyip günümüz gerçekliğine ışık tutacak bir nitelik kazandırıyor.